4 Eylül 2011 Pazar

Kâtibi inkâr






Kâtibi inkâr






Bir kâğıt üzerinde manâlı hatta manâsız bile olsa bir yazı görseniz, bu yazının kâtibini inkâr edebilmeniz için iki şeyden birisini yapmanız gerekir:
1- Yazıyı inkâr edebilirsiniz. Zira yazıyı inkâr ettiğinizde kâtibi de inkâr edersiniz. -Yazı yok ki kâtip gereksin- diyebi*lirsiniz.
2- Kaleme kâtiplik sıfatlarını vererek, onun katip oldu*ğunu iddia edersiniz.
Aynen bunun gibi, bu kâinat da mükemmel bir kitaptır. Kâtibi olan ’ı inkâr edebilmek için iki şeyden birini ka*bul etmeniz gerekiyor;
1- Kâinatın varlığını inkâr etmek. “Bu olur mu?” deme*yin, insan şaşırdı mı her şey olur. Filozofların “sofestai” de*nilen kısmı ’ı inkâr edebilmek için hem kendilerini hem de kâinatın vücudunu inkâr etmişlerdir. Aslında bunlar inkâr*cıların en akıllılarıdır. Zira kâinatın varlığını kabul ettikten sonra inkâr etmek mümkün değildir.
2- Kaleme kâtiplik sıfatlarını vermek, yani maddeyi teşkil eden atomun ezeli, kadir, alim, irade sahibi olmak gibi ’ın bütün sıfat ve isimleriyle mevsuf olduğunu kabul etmek gere*kir.
Mesela ’ı inkâr edebilmek için maddeye ezeliyeti vermek ve madde yaratılmamıştır, kendi kendine vücud sahibi*dir demek gerekir. Zira bir şey ezeli değilse, hadisdir (sonradan olmuştur). Hadis olan ise bir muhdise (yaratıcıya) muhtaçtır. Maddenin ezeliyeti kabul edilmezse, hadis ve mümkün oldu*ğuna hüküm edilecektir. Bu ise bir vacibi yani ’ı kabul ve tasdik ettirecektir. Diğer bütün sıfatları buna kıyas et.
Şimdi ey ’ı inkar eden kişi ! Hangisi daha mantıklı;
Kâinatı inkâr et*mek mi?
Kâinatın kalemi olan atoma ’ın sıfatlarını ver*mek mi?
’ı rab olarak kabul etmek mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Alakalı yorumlar faydalıdır.

Öne Çıkan Yayın

Esmaul husnadan anladiklarimiz

Esmaul husnadan anladiklarimiz ne kadardır bi soralim kendimize oysa rabbimizi tanimanin o nun fiil ve uzerimizdeki tasarrufunu bilmenin...